Bay TAMİNCE!! SİT ALANLARI SADECE YÖNETMELİK VE ÇİTLERCE
BELİRLENMEZ ;TABİAT ,TARİH VE İNSANLARIN
BİR DE GÖRÜNMEZ ANAYASALARI VE DOLAYISIYLA SİT ALANLARI VARDIR::ORADA
DEĞİL OTEL,DEĞİL BUNGALOW ; BUNG:: BİLE YAPMAYA BU ANAYASA DOLAYISIYLA İZİN YOK…!

Phaselis (C)ream’s in müteşebbisi Bay Fettah Tamince ‘’..otel değil bungalow yapacağız’’ demiş..Olmaz..Yaptırmayacağız..Nedenleri aşağıda;
İlk metin şöyle bitiyordu’’Ta ki
her yeri nesnelerle,yaşam aktiviteleri ile,binalarla,evcilleştirmelerle tümüyle
insanlaştırılmış yani dünyayı insan
yapısı nesneler içinde boğana dek …AKP’nin misyonu budur…Dinsel olanı
da kapsayan politik güç aslında ikincil güçtür..İktisadi güç te ikincildir.Din
,sosyal adalet,milliyetçilik vd.hepsi iktidarların ikincil,tali güç alanlarıdır..Tüm
iktidarların birincil, asli güç alanı, kapitalizmin
‘fetihçi’- potansiyelini harekete
geçirebilme-kinetik- gücü alanıdır. Politik ve iktisadi güç ; fetihçi, kinetik gücün
lojistiğidir. Toplumsal hayatın insanlaştırılmış –kentleştirilmiş-
yayılmasının yolunu açtığı ve
aşırılanmış iktisadi değer yüklediği
toplumsal hayatın rezerv-dokunulmaz alanlarını, Neo-Liberalizm yani burada ,bu
sırada AKP,doğayı kinetik gücün maddi kaynakları haline getirmekle yükümlüdür..
Bunu sorgusuz sualsiz yapar.AKP bunu sorgusuz sualsiz ve
fütursuzca,merhametsizce ve topyekun bir saldırıyla yapmıştır ve yapmaya devam
etmektedir.’
Bunu şimdi Phaselis’te AKP ve Tamince fütursuzca
yapıyor.Fettah Tamince güç alanını etki-geçirmez (effect-proof) -su geçirmez
saatler gibi- olarak yorumluyor.Yanılıyor.
Şimdi yukarıdaki fotoğrafa basit ,bungalow tipi birkaç küçük
yapı eklesem;
ne kadar zararsız değil mi?!!!
Ve Phaselis Cream’s in reklamını yapsam..
Ve bir yapılaşmamış hale geri dönsem;
1_Satılan şey Oda ya da Bungalow Kira Değeri
değildir..,Tamince’nin elkoyduğu görünür şeyler ve görünürde olmayan şeyler
vardır.ve el koyacak, hiçbiri için bir bedel ödemeyecek-ödeyemeyecek ama
hepsini satacaktır; Torosları, tepelikleri, Akdenizi,ormanı,çam
ağaçlarını,kumsalı …herkese ve tabiata
ait olup ta el koyarak satacağı görünmeyen şey’ler; sükunet,Phaselis;
tarih merak ve hayret duygusu,enginlikler,yalnızlık duygusu.Gazetelerde ya da televizyonlarda bu görüntüleri yayınlamak hukuki olarak Tamince'nin hakkı değil mi?Evet, ama reklamlarıyla sattığı şey'lerin-dağlar,orman,deniz- sahibi Tamince değil ki.Sorunu görünür hale getiren Phaselis Antik Kentinin varlığı.Phaselis Kenti olmasaydı çoktan iş bitmişti.Burada çok ama çok ilginç ve aynı oranda dramatik bir başka durum var o'da şu :Doğa üzerindeki yokediciliğimizin görüntülerini anında edinsek bile ,yoketme sürecini hem zaman hem ölçekleri itibariyle izleyemeyiz.Artık biliyoruz ki Doğa bize onu gözlem araçlarımızın verdiği görüntü kadar görünüyor.Aslında gözlem aracına göre kendini uyarlayıp bize ,bizim görmek istediğimiz şeyi bir aralıkta gösterip bizi tef'e koyuyor.(Bu konuda Stanislas Lem'in Solaris romanı ya da Kuantum Fiziği söylenecek herşeyi söylüyor )Dolayısıyla bir orman parçasını yok ettiğinizde orada yepyeni bir doğa süreci başlatırsınız. Bu doğa artık sizin aşina olduğunuz türde bir şekillenmeye sahip olmayacaktır.Kendine yeni bir yaşam kılıfı ve hayat hareketi biçeceği için bir önceki türleri tedavülden kaldıracak yeni ve o alışılmamış ,bilinmedik ve en önemlisi bizim sosyal hayat dokumuza zarar verici yeni bir oluşa kendini taşıyacaktır.DOĞA'YA İNSANLIK ZARAR VEREMEZ.ONU KENDİ SOSYAL YAPISINA OLUMSUZ VE ÖLÜMCÜL ETKİLER TAŞIYABİLECEK YENİ BİR OLUŞA DOĞRU DÖNÜŞTÜRÜR.Bu sınır ister masif otel ister bungalow olsun eğer yapılaşmasına izin verilirse Phaselis'te aşılmak üzere midir ?Bir bakalım:Sorun elbette hukuki olarak SİT alanı sınırı olduğu kadar, kamusal
yarar ilkesini çiğnemiş olduğu kadar ve daha da vahimi BU OLASI TESİS YAPILAŞMASININ
ETKİ ALANININ YAPILDIĞI İNŞAAT METREKARESİ İLE SINIRLI KALMAYACAK OLMASI VE FOTOĞRAFTA
DAHİ ANCAK BİR KISMI GÖRÜNEN DEVASA BİR BÖLGEYE VE ÇOK YÖNLÜ ETKİ OLARAK
YAYILMASIDIR.
İşte Kapitalizmin Doğaya ve dolayısıyla toplumsal hayata
saldırısı bu kategoride gerçekleşmektedir:Turizm bu noktada saldırının meşrulaştığı
bir gerekçedir.Hukuki alan, sermaye adına gereken düzenlemeleri turizm
gerekçesiyle yapmaktadır.Ve hepimiz elimizde fotograf makineleri,tablet
bilgisayarlar buralarda fink atıyoruz..Benzer yerler için tur’lara
katılıyor,ucuz hafta sonu tatilleri için delice internet
araştırmaları,booking’ler yapıyor,bazılarımız ekolojik,doğaya saygılı (!) masum
ahşap bungalow’lar arıyor.
Yapılaşmanın yıkıcılığına
döneyim.Tesisler; 1-Yapılırken ve..
2_Yapıldıktan sonra… geri dönülemez büyük tahribatlara ve orman ve deniz
vasıflarının bozulmasına dolayısıyla elden çıkmasına yol açacaktır:
1-İnşaat faaliyetleri; Kaba yapı,ince yapı ve çevre
düzenleme faaliyetleri sırasında salt yapılacak binaların zemindeki izdüşümü
kadar bir alanı değil, zorunlu olarak yapılacak büyüklüğün yaklaşık 3 katını-1000
m2 yapılacak ise 3000 m2-
inşa ederler!!..Örnekteki bu fazladan 2000 m2 inşaat; şantiye servis yolları,şantiye
binaları ve çevre düzenleme altyapıları için zorunludur..50 m2 bir zemine
oturacak olan bungalow’un temel hafriyatında çalışabilmek için şev’li olarak
açılması gereken alan: servis ve tesisat
uzantıları için en az 120 m2 dir..yani siz 50 m2 lik bungalow için
170 m2 hafriyat ve tesviye yaparsınız.50
adet bungalow yaparsanız :8500 m2
zeminde inşaat faaliyeti:8,5 dönüm inşaat.!. sadece 50 adet 50 m2 zemin alanlı bungalow için.!.geçmiş olsun..Fakat
bitmedi…!!
2-Yapıldıktan sonraki etkileri için sadece iki örnek yeterli
olacaktır:
birincisi; otopark ihtiyacı için gerekli olan alan düzenlemeleri ve
gerekli drenaj ve tesisat kanalları bu alandaki orman yaşamının gerek duyduğu
toprak üstü su,toz,spor,tohum,hayvan vd. hareketlenmelerini bloke edecek
miktarlara ulaşacaktır.Tanzim edilen alan miktarı: otopark alanı içinde , en az
100 araç üzerinden 100x25(Araç işgal düz m2)+500m2 Servis yolu:3000 m2 dir.Yani
3 dönüm.Bu iyimser rakamlarla bile
zeminde toplam 11.5 dönüm gibi fiziki yapılaşma yapıyoruz anlamına gelse
de,otopark zemin blokajı alanda çok parçalı bir yayılma ile
gerçekleştirileceği için etkilenen tahribat alanı en az 2 katına, yani 23-25 dönüm’e çıkacaktır.Her halükarda burada bir yapılaşma de fakto olarak SİT alanına taşacak bir etki alanına sahip olacaktır.Ormanın içinden bu büyüklükte bir parçayı
çıkararak bu eksiltmeyi sürekli kılarsanız orman
yaşamının çorabının kaçacağını ve yok edilmiş alan yüzölçümünün bir camda
ilerleyen çatlak gibi genişleyeceğine de muhakkak gözüyle bakmanız gerekir.Çevre
ekosistemler zincirinin tüm halkalarının -Phaselis koyunda deniz dahil- yapılaşmanın yol açtığı bu çorap kaçığından telafi edilmez bir şekilde olumsuz etkilenmesi
söz konusudur.Çünkü Phaselis Koyu denizden karaya ,karadan denize doğru her iki yönde çalışan EKOSİSTEMLERİN KARŞILAŞMA HATTI ve dolayısıyla olmazsa olmaz bir YAŞAM EŞİĞİDİR.
Yapılaşma sonrası ikinci büyük etki örneğin çevredeki tabiat
yapısının özellikle fauna ‘nın ,hayvan habitatının gece yaşamının- örneğin
baykuşlar ve tilkilerin- tümden müdahaleye uğramasıdır.Saha ve otel veya bungalow aydınlatmaları çevrenin 'gündüz zamanını 12-15 saatten 21-22 hatta 24 saate çıkaracaktır.O zaman Baykuşların avlanma süresi 12 saatten 2-3 saate düşeceği için tüm baykuş topluluğu başka,daha uygun bir yaşam alanına göç etmek zorunda kalacak bu ise çevrede belli hayvan ve bitki türleri populasyonunun aşırı artışına , bir kısmının ise yok olmasına neden olacaktır.Dolayısıyla hayvan habitatındaki dönüşüm, bitki habitatlarının
farklı bir kategoriye dönüşümüne sebep olacak ve her ikisi birleşerek orta
vadede orman vasfının ortadan kalkmasına yol açacaktır.Bu sonuç yeni 2B arazisi
üretimi demektir.Antalya bir lojistik merkez şehridir. Antalya’nın; merkezi
bölgelere sahip olsa da ,şurası diyebileceğiniz bir merkeze Kaleiçi dahil
hiçbir zaman sahip olamamasının mekansal koşulu budur.Gelişme sürecinde turizm yerleşimleri mikro-merkezler olarak
belirip mekansal olarak ta Antalya kent yapısını kendine bağımlı kılmıştır.Neo-Liberal
vandalizm Antalya kenti periferisinde; otel,motel kampus yapılanmalarını
arttırdıkça Antalya şehrinin fiziki büyümesini de öyle pompalamıştır ki Antalya
Çevre Yolunda Antalya Şehrini 90 km hız yapan bir araçla ile 1 saatte geçemeyecek denli ucubeleştirmiştir.Hepimiz
biliyoruz ki Fettah Tamince’nin güç arzusu ile-salt para değil- yapacağı
Phaselis Tesisleri sadece Phaselis’e
yapılmış olmayacaktır.Durum bu kadar vahim ve acımasız.. izninizle şimdi
NEO_LİBERALİZMİN TRUVA ATI :TURİZM ve PHASELİS 1 deki
alıntımı bir kez daha yapayım:
Phaselis’e otel yaparak- - Truva atı turizm
adına - örneğin herkese açık bölgelerin iktisadi kaynağı olarak-HES’ler- bir
kez daha varlığını emiyorsunuz.Ta ki her yeri nesnelerle,yaşam aktiviteleri
ile,binalarla,evcilleştirmelerle insanlaştırılmış kılana dek…AKP’nin misyonu
budur…Dinsel olanı da kapsayan politik güç aslında ikincil güçtür..İktisadi güç
te ikincildir... İktidarların birincil,
asli güç alanı; kapitalizmin ‘fetihçi’-
potansiyelini harekete
geçirebilme-kinetik- gücü alanıdır. Politik ve iktisadi güç ; fetihçi, kinetik
gücün lojistiğidir. Toplumsal hayatın
insanlaştırılmış –kentleştirilmiş- yayılmasının yolunu açtığı ve aşırılanmış iktisadi değer yüklediği toplumsal hayatın
rezerv-dokunulmaz alanlarını Neo-Liberalizm gücün maddi kaynakları haline
getirir. Bunu sorgusuz sualsiz yapar.AKP yi Durduralım..Doğa ve sosyal hayatımız Phaselis'te yaşamsal tehdit altında.
-Üniversiter Mimar/Tasarımcı-
..Bunu da yazıyorum ki
kendi iktidar ve erk alanımı birileri için düşünsel mana’da tehditkar hale
getirebileyim.Yoksa umurumda değil.! Tilkiler.baykuşlar, çam kozalakları ve Phaselis
taşlarının üzerindeki zamanın pası kurtulsun derdindeyim..
Phaselis
tarihin ve tabiatın bir fikridir, Mülk edinilemez.!!